Egeli Kızın Gözünden Gaziantep

Geçen hafta Gaziantep ve Şanlıurfada’ydım.Bu yazımda size Gaziantep gezimden bahsetmek istiyorum.Yediğin içtiğin senin olsun,gezip gördüğün yerleri anlat deseniz de ben size yediklerimi de anlatmadan geçemeyeceğim.Ondan önce ulaşım için Antalya’dan Gaziantep’e Sunexpresle 1 hafta 10 gün önce almak şartıyla çok uygun fiyata uçak bileti alabilirsiniz.E öğrenciyseniz malumJ Zamandan tasarruf ederek 1 saat 25 dk gibi bir sürede Gaziantep’te oluyorsunuz.

   Gaziantep’e gittiğinizde aç iseniz ilk uğramanız gereken yerlerden biri İmam Çağdaş Restaurantı.Burada istediğiniz türde kebap çeşitleri bulabilirsiniz.Bizim tercihimiz patlıcanlı kebaptan yana oldu.Restaurantın girdiğin andan itibaren içine çeken nostaljik ve çok sıcak bir görüntüsü var.Köklü bir aile restaurantı ve ismi adeta şehir ile bütünleşmiş.Öyle ki buraya kadar gelip kebap yemeğini dövüyorlarmış J Fiyat biraz göz korkutuyor olsa da sunum,lezzet,ağırlama açısından ödenilen hesabı fazlasıyla hak ediyor.

Benim Antep’de ikinci uğrak yerim Zincirli Bedesten  ve Bakırcılar Çarşısı oldu.Burada bir yandan türkü söyleyip bir yandan bakır ustalığı maharetini sergileyen bakır ustalarına rastladım.Şehrin modern görüntüsü arasında kendi geleneksel havasını yaşatmaya çalışan  büyük bir han ve çarşı.Babadan oğla geleneğini devam ettirmeye çalışıyorlar.Birçok yerde post geçmiyor benden söylemesi.Biz Atm’ye uğrayıp girdik.

Bakır tepsiler,cezve,bakır fincan setleri,şamdanlar,cam işi eşyalar,sedef kakma tavla,hediye mücevher kutuları,sandık,baston,deri ayakkabılar(Harry Pottery bile giymiş)J yani çok çeşit var.

Ben bakır ürünlere hayran kaldım.Bunlar dışında kahve çeşitleri,cezeryeler,sarmalar,pestiller antep fıstığı,baklava,kıpkırmızı baharatlar, vs Jİçeriye doğru girdikçe kendinizi tutamayıp mutlaka bir şeyler alıp çıkacaksınız eminim.Ben ne mi aldım.Bakır fincan seti,menengiç kahvesi,damla sakızlı türk kahvesi,antep fıstığı,pestil,sarma,baklava aldım.Biraz daha dursam koca çarşıyı alacaktım :)                                                                                   

Ertesi gün bir sonraki uğrak yerim Zeugma Müzesi’ydi.Giriş için müzekart 20 TL.Kart 1 yıl Türkiye'deki tüm müzelerde geçerli.Zeugma Müzesi beni en çok etkileyen yer diyebilirim.Çingene kızı mozaiğini de gördüm tabi.Müzenin 2.katında özel bir bölümde başında sürekli bekleyen bir görevli eşliğinde.Malum biz elimizdekilere çok sahip çıkamıyoruz.

Adamlar kaç bin yy önce neler hayal etmiş,yapmış hayran kalırsınız.Eşsiz bir güzellik Zeugma Müzesi.Öyle ki burada kısaca bahsedip, başka bir yazımda bu konuya ayrıca değineceğim..

Antep’te mutlaka gidilmesi yerlerden birisi de Gaziantep Hayvanat Bahçesi.Giriş ücreti öğrenci 2,5 TL Normal 5 tl gayet uygun.Türkiye’nin ilk safari parkı olma özelliğine sahip.Dünyada da dördüncüymüş.Aslanlardan,lamalara,kanguru ve zürafalara da kadar çok çeşitli ve sevimli hayvanlar var.








Ben lamaları sevdim.Bence çok samimi hayvanlar hiç birşeyi içinde tutmuyorlar. J  Baksanıza nasıl da sevimli poz vermişler.JÇok geniş bir alana sahip ve ailecek de gezilebilecek güzel bir yer.Ayrı bir bölümde safari arazisi diye bir alanda birbirleri için zararlı olmayan hayvanları serbestçe bırakmışlar.  Bir araç eşliğinde o alana girip gezinti yapabiliyorsunuz.

                   
       

Çıkışta kendimizi çocuk gibi hissediyorken bir de  Bey Mahallesi’ndeki Gaziantep Oyuncak Müzesi’ne gittik.Zamanda yolculuk yaparken,1850’li yıllardan itibaren çeşitli ülkelerden getirilen oyuncakların hayal gücü ve tasarımlarına bakakalıyorsunuz.Ve tabi ki ülkeler arası kıyaslamalar da yapabiliyorsunuz.Resimlerden sizler de farkları anlayacaksınız.Ben özellikle Almanya’nın tasarladığı oyuncakları beğendim.

.Bu arada Bey mahallesi sokakları,otantik kafeleri,dar sokaklarıyla Antalya’nın Kaleiçi’ni andırıyor.Tek fark Kaleiçi sokakları denize,Bey mahallesindeki sokaklar ise hanlara ve müzelere açılıyor. J Bu sokaklardaki kafelerden birinden mola verip çay,kahve içebilirsiniz.Ben tercihimi buranın meşhur Zahter çayından(kekik çayı) yana kullandım. Ayrıca baharat olarak  kahvaltılarda da çok yeniyormuş.Ekmeği önce  zeytinyağına banıp sonra zahtere banıyorsun.İçinde susam da var.Değişik bir tat.

Fazla denizden uzak kaldım derken göl ile idare ederiz dedik.Allaben gölüne gittik.Ülkü Tamer’in bir hikayesinde duymuştum adını.Allaben Alaçatı Gaziantep Shisha Restaurantı şiddetle öneririm.Restaurantın içi deniz mavisi beyaz renkleriyle tam bir Alaçatı havasını yansıtıyor.Ve yine sunum,lezzet açısından çok nezih bir ortam.Gün batımında harika vakit geçirebilir göl etrafında piknik  alanlarını gezebilirsiniz.Biz akşam yemeği için gittiğimizden gün batımını kaçırdık ne yazık ki.

    Ertesi gün yürüyüş tadında bir gezinti oldu.Önce Dülükbabaya gittik.Doğayla iç içe piknik yapılabilecek güzel bir yer.Daha                 
sonra yine Şehitkamil ilçesi içerisinde yer alan Gaziantep Botanik Bahçesine gittik.Burada Osmanlı Bahçesinden Japon Bahçesine uzanan çeşitli çiçekler,bitkiler var.Bolca da gelin damat çift var çiçek böcek temalı fotoğraf çektirmek için J Buradan sonra  Gaziantep Çarşısında Antep lahmacunu yedik. Kebap ve lahmacunda koyun eti dışında bir alternatifiniz yok.Ege’de bilirsiniz tam tersidir.Her türlü ot yenir,et olacaksa da koyun eti alternatiftir.Sanırım ben de otçulum J

 Benim için kendine gelme deyince kahve,Antep için de kahveci diyince Tahmis Kahvesi akla gelirmiş.Yemek sonrası gidelim dedik.Hediye olarak çarşıdan aldığım kahveler buradan alınıyormuş.Zaten Tahmis kelimesi de kahvenin dövülüp,öğütüldüğü yer anlamına geliyormuş.Tahmis Kahvesi daha önceleri 1635’ten beri varolan yine tarih kokan bir mekan.Açık alan tercihi için binanın karşısında bahçeli bir alan da var.Ve kesinlikle uğranılıp bir 
kahve içilecek nadir yerlerden biri.Biz de meşhur                                                                                     menengiç kahvesinden içtik.
                                                                                         

Ve baklava.Hem de Antep’e özgü en Antep fıstıklısından.J Bir de unutmadan antep fıstıklı katmer de yemelisiniz mutlaka.Bunun için de Güllüoğlu Baklavacısını öneririm hatta şiddetle tavsiye ederim JBir de buranın meşhur Beyran çorbası varmış ben içmedim ama tavsiye ediliyor benden söylemesi.

Buralar dışında Kareoğlu Mağarası,Düşler Bahçesi,Masal Parkı’nı da gittim.Gezdim gördüm,yedim ,içtim keşfettim..Buram buram kültür,tarih,lezzet kokan bu şehirden mutlu ayrıldım.Umarım sizlerde de bu şehri gezip görme isteği uyandırmışımdır.Ve buralara yolunuz düşerse bu yazım birazcık rehber olabilmiştir.